İş

Yüzde 100 büyüdü, depolamaya 25 milyon dolar yatırım yapacak

Recep ŞENYURT

Enerji verimliliği, oto­masyon ve yenilene­bilir enerji alanların­da faaliyet gösteren Kontek Enerji, kuruluşunun 30. yıldö­nümünde yeni yatırım plan­ları, yerel ve global ölçüdeki iş birlikleri ve istihdam hedef­leriyle büyümesini artırmayı planlıyor. Şirket, batarya ener­ji depolama teknolojileri ala­nında iştiraki olan Maxxen Energy ile 25 milyon dolar­lık yatırımı hayata geçirecek.

Kontek Enerji’nin Elektrik ve Elektronik Mühendisi Ayhan Şahin ve Tolga Murat Özde­mir’in “mühendislik” hizmet­leri ile işe başladığını anımsa­tan Kontek Enerji COO’su Ve­dat Adak, sektöre “Enerji ve Ötesi” mottosuyla 30 yıl önce adım attıklarını söyledi. Ve­dat Adak, bugün; otomasyon, enerji verimliliği, solar EPC ve işletme bakımı ile ener­ji depolama ve katma değerli GES projeleri ile Türkiye’nin dört bir yanında sürdürülebi­lir ve katma değerli işlerle çev­resel etkilerin azaltılmasında önemli bir rol üstlendiklerini kaydetti. Doğal çevrenin eko­nomik denge ve kaynaklarını koruma misyonu ile sağladık­ları teknolojiyle kullanıcıla­rının hayatlarını kolaylaştır­dıklarını aktaran Vedat Adak, bugüne kadar 650 megavatlık çatı ve arazi yoğunluklu olmak üzere GES kurduklarını söy­ledi. Adak, “Büyük çoğunlu­ğunun işletme bakımını yeri­ne getiriyoruz, 2024 yılında da Türkiye pazarında toplamda 300 megavatlık kurulu gücün­de GES projeleri gerçekleştir­meyi hedefliyoruz.” dedi.

Enerjide depolamaya çok fazla ihtiyaç var

Kontek Enerji’nin yeni döne­minde, “Enerjinin X Faktörü: Maxxen” mottosu ve markası ile hayata geçirdiği yatırımıy­la sektördeki birikim ve dene­yimini enerji depolama alanına da aktararak yenilenebilir ener­ji alanında yeni bir dönem baş­lattığını hatırlatan Vedat Adak, enerji depolama teknolojileri alanında, enerjiyi daha sürdü­rülebilir ve verimli bir şekilde kullanmak için çözümler sun­mayı hedeflediklerini anlattı.

Maxxen Energy ile batar­ya depolama teknolojileri ala­nında güvenilir ve verimli çö­zümler sunacaklarını aktaran Vedat Adak, dünyada yenilebi­lir enerji kaynaklarında gerek rüzgar gerek jeotermal gerek güneş enerjisinde büyük atı­lımlar gerçekleştiğini vurgula­dı. Adak, “Fakat bu kaynaklar daha düzensiz kaynaklardır, bu alanda düzenli bir kaynağa ih­tiyacımız var. Bunun da çözü­mü depolama tesisleri yani pil­lerdir” dedi. Maxxen’in bu ih­tiyacın karşılanması amacıyla doğduğunun altını çizen Vedat Adak, amaçlarının; kesikli ye­nilenebilir enerji kaynaklarının toplam elektrik üretimindeki payının artmasıyla ortaya çıka­bilecek stabilizasyon problem­lerini dengelemek, üretilen faz­la enerjinin depolanmasını, de­polanan bu enerjinin şebekenin ihtiyacı olan zamanlarda şebe­keye verilmesini ve yenilenebi­lir enerjinin verimli bir şekilde kullanılmasını sağlayarak ener­ji sektörünün geleceğini şekil­lendirmek olduğunu açıkladı.

“Çalışan sayımızı yüzde 100 artıracağız”

Enerji depolama sistemleri­nin üretiminin gerçekleştirile­ceği fabrikanın güncel durumu­na dair de açıklamada bulunan Vedat Adak, depolama yatırımı­nı hayata geçirmek için Aydın Ortakları Organize Sanayi Böl­gesi’nde başladıkları yatırımla­rın hızla devam ettiğini açıkla­dı. Adak, Türkiye’nin yanında başta komşu ülkeler olmak üze­re tüm dünya ülkelerinin hedef pazarları olacağını dile getirdi.

Yatırım için 25 milyon dolar tutarında bütçe ayırdıklarını, üretim hattı için bağlantıların yapıldığını, tesis için 2024 yılı içinde ilk adımlarımızı atarak, 2025 yılı içinde de bu yatırımı­mızı da hayata geçirmeyi he­defliyoruz.” şeklinde konuştu.

Hedef ve planlarını sadece Türkiye’nin büyümesine yö­nelik değil global arenadaki gelişime göre de yaptıklarını kaydeden Vedat Adak, küresel elektrik depolama kapasitesi­nin 2030 yılında 400 gigavatı aşmasının beklendiğini anım­satarak, şunları söyledi: “Ülke olarak enerji depolama alanın­daki potansiyeli ölçmemiz, ne kadar enerjiye ihtiyaç olduğu ve nerelere yatırım yapmak ge­rektiği konularında çalışmalar yapmamız ve bu noktada hangi kaynağa yönelik enerji depola­ma tesisi kurulacağına da karar vermemiz gerekiyor. Güneş, rüzgar veya herhangi bir ener­ji kaynağına yönelik enerji de­polama tesisi inşa edilip edil­meyeceğine karar vermek için ortaya bütünleşik bir çalışma koymamız önem arz ediyor. Bu anlamda bize göre ihtiyacımız olan, sanayimizi büyütmek ve oradan doğacak enerji ihtiyacı­nın da depolamalı sistemler te­melinde yenilenebilir kaynak­lardan karşılamak olmalıdır.” ifadelerini kullandı.

“Karbon ayak izini azaltmanın en iyi yolu depolamadan geçiyor”

Enerji nakil hatlarının stablizasyonunu sağlamak için depolama sistemlerine ihtiyaç olacağını, bugün Avrupa’daki bazı havalimanlarında dizel jeneratörler ve dizel araçlarla yapılan taşıma işlerinin elektrikliye döndüğünü, jeneratörlerin yerini de çok kısa sürede depolama sistemlerinin alacağını kaydeden Vedat Adak, depolamada fiyatların iki yıl öncesinin yüzde 40’ına kadar düştüğünü, bu gerilemenin süreceğine inandığını anlattı. Karbon ayak izini azaltma zorunluluğu olan işletmelerin ilk etapta dizel yakıtla çalışan jeneratörlerini dönüştürüp yeşil enerjiden elde edilen depolama sistemlerine geçmeleri gerektiğine dikkat çeken Vedat Adak, fosil yakıtla üretilen enerjinin azaltılması için depolamanın şart olduğunu, karbon ayak izi ölçümlerinin kısa zamanda ihracat yapabilmenin en temel şartlarından biri haline geleceğini vurguladı.

“Şarj istasyonlarında depolama kaçınılmaz”

Elektrikli araç sayısının çok hızlı bir şekilde arttığını belirterek bu yıl sonuna kadar rakamın 200 bine çıkabileceğinin öngörüldüğünü anımsatan Adak, şarj istasyonlarında ani tüketim için depolamalı sistemler kurmak gerektiğine dikkat çekti. Şebekenin her zaman hızlı bir şekilde elektrikli araç şarj kabiliyetine sahip bulunamayabileceğini dile getiren Adak, depolamanın bu alanda kaçınılmaz olduğunu, özellikle yenilenebilir enerji kaynaklarından temin edilen elektriğin depolanarak elektrik şarj istasyonlarında kullanımının çevresel açıdan önemine dikkat çekti. Adak, “Depolama konteynerinin bulunması, aynı anda birkaç aracın şarjı için büyük kolaylık sağlayacak. Büyüyen bu pazarda bizler de kendi şarj istasyonlarımızı kurmak için planlamalarımızı yaptık. 2025-2026 arasındaki bir dönemde de bu yatırımımızı da hayata geçirmeyi hedefliyoruz” şeklinde konuştu.

Kontek Enerji’de yüzde 85’i mühendis olmak üzere 200’ü aşkın çalışanın, mutluluklarını, başarılarını ve motivasyonlarını artırmak amacıyla İzmir Ekonomi Üniversitesi ile iş birliği halinde Kontek Akademi programını hayata geçirdiklerini anlatan Vedat Adak, bu sayede çalışanların mesleki gelişimlerine katkıda bulunarak iş rollerindeki becerilerini güçlendirmeyi ve kariyer yollarını daha etkili bir şekilde yönlendirmelerine destek olmayı hedeflediklerini aktardı.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu
istanbul escort
istanbul escort
istanbul escort